Hayatta çoğu insan başarıya ulaşmak ister. Ama başarı, sadece hayalini kuranların değil; bunun için her gün küçük adımlar atanların yanındadır. Bir sporcu için bu, sabahın erken saatlerinde kalkıp antrenman yapmaktır. Ders çalışan bir genç için defalarca tekrar etmek, bir iş kurmak isteyen içinse her gün yeni bir adım atmaktır.

Ben bir antrenör olarak biliyorum ki, disiplin olmadan yetenek bile yarı yolda kalır. Bir sporcunun kas gücü değil, istikrarı onu şampiyon yapar. Aynı şey hayat için de geçerlidir. Disiplin, zor gelse de insana özgüven kazandırır, karakteri sağlamlaştırır.

Bugün etrafımıza baktığımızda hızlı sonuç isteyen, sabırsız bir toplum görüyoruz. Ama gerçek şu ki, ne sporda ne hayatta “kestirme yol” yoktur. Sahaya çıkan her sporcu bilir: Antrenmanda döktüğü ter, maçta ona güç olur. Bizim de hayatta karşılaştığımız her zorluk, bize dayanıklılık öğretir.

Gençlere sesleniyorum: Disiplini bir yük değil, özgürlük olarak görün. Çünkü disiplinli insan, iradesinin efendisidir. Yarınınızın nasıl olacağını görmek istiyorsanız, bugünkü alışkanlıklarınıza bakın.

Başarı, şansa değil hazırlığa inanır.